Ve’l-ardi , ve lâ ye’ûdühû hifzuhümâ ve hüve’l-aliyyü’l-azîm
Yazı silsilesinin son parçasında, Ayetü’l-Kürsî’nin şu ifadeleri yer alır:
“Ve’l-ardi , ve lâ ye’ûdühû hifzuhümâ ve hüve’l-aliyyü’l-azîm.”
Bu ayetle, göklerin ve yerin korunmasının Allah’a asla zor gelmeyeceği; O’nun yüceliğinin, azametinin ve her şeyi muhafaza edici kudretinin altı çizilir. Hem koruyucu hem de mutlak yüce olan Rabb’e bir hayranlık ve teslimiyet ifadesidir bu cümle.
Alt bölümde ise yazının tamamlayıcısı olan şu söz yer alır:
“Sadekallâhü’l-azîm ve rasûlühü’l-kerîm.”
Yani: “Yüce Allah ve şerefli elçisi doğru söyledi.”
Bu sözle birlikte, hem ilahi kelâm hem de peygamber sözü tasdik edilmiş ve bütün yazı içeriği manevî bir mühürle tamamlanmıştır.
Böylece, şadırvan çevresine ustalıkla yerleştirilen bu muazzam hat silsilesi, her bir sütunu bir dua, her bir kıvrımı bir secde hâline getirmiş; bakan her gönlü, mana ile yıkayıp arındıran bir yazı abidesine dönüşmüştür.