Ve mâ halfehüm, ve lâ yuhîtûne bi-şey’in min ilmihî
Şadırvanın sütunlarını süsleyen yazıların devamında, Ayetü’l-Kürsî’nin şu kısmı yer almaktadır:
“Ve mâ halfehüm, ve lâ yuhîtûne bi-şey’in min ilmihî.”
Bu ifadeyle, insanların geçmişte ne olduğunu ve gelecekte ne olacağını Allah’tan başka kimsenin bilemeyeceği, O’nun ilminden bir zerreyi bile kavrayamayacakları vurgulanır. Bu ayet, Allah’ın sonsuz ilmini ve beşerin acizliğini açıkça ortaya koyar.
Aynı bölümün üst kısmında ise Fatiha Sûresi’nin şu ayeti nakşedilmiştir:
“Sırâtallezîne en’amte aleyhim.”
Yani: “Kendilerine nimet verdiklerinin yoluna.”
Bu ifade, doğru yolu ve Allah’ın rızasına ermiş kimselerin izinden gitme arzusunu dile getirir.
Yazının hem anlam derinliği hem de görsel ihtişamı, şadırvan çevresindeki bu kutsal atmosferi daha da pekiştirir.